Yeni Üyelik Haber bülteni üyeliği
|
Kocasının öldürülmesinden sonra Marie Antoinette, hiçbir zaman kendine gelemedi. Kızı, "Kalbinde hiçbir ümit kırıntısı kalmadı. Yaşıyor mu, ölü mü belli değil"demişti. Bayılma ve spazm nöbetleri geçiriyordu. İştahını tamamen yitirmiş, aşırı kilo kaybetmişti. 3 Temmuz 1793 gecesi, bir grup hükümet yetkilisi Marie Antoinette'in oğlunu götürmek üzere hücreye geldi. Küçük veliaht, sürgündeki kraliyet yanlıları tarafından XVII. Louis ilan edilmişti. Bu nedenle cumhuriyetçi hükümet, henüz sekiz yaşındaki çocuğu ayrı bir yerde tutmaya karar verdi. Louis histerik bir şekilde ağlayarak annesinin arkasına saklandı ve oğluna kalkan olan Marie Antoinette, iki saat boyunca onu yetkililere teslim etmedi. Sonunda yetkililer Marie Thérèse'yi öldürmekle tehdit edince pes etmek zorunda kaldı. Kraliçe o günden sonra oğlunu bir daha göremedi. Kısa süre sonra Marie Antoinette'in yargılama süreci başladı. Küçük Louis annesinden ayrılmasından iki yıl sonra, 1795'de, hapishanede öldü. Kraliçe, 2 Ağustos 1793 günü, sabaha karşı saat ikide gardiyanlar tarafından uyandırıldı ve üzerini giyinmesi söylendi. Kızından ve görümcesinden ayrılarak Conciergerie Hapishanesi'ne transfer edildi. Marie Antoinette'e, X. yüzyıl Fransız krallarından Hugues Capet (Pelerinli Hugues)'ten esinlenerek "Pelerinli Dul" lakabı takılmıştı. Bazen de basitçe "280 no.lu mahkum" diye hitap ediyorlardı. Rosalie Lamorlière isimli bir köylü kızı, Marie Antoinette'e yardım etmesi için tahsis edilmişti ama kraliçe, hemen hemen hiçbir şey istemiyordu. 29 Ağustos 1793'te, Rougeville'den sadık bir destekçisi olan Alexandre Gonsse kraliçeyi ziyaret etti. Bir karanfil çiçeğinin taç yaprağına sakladığı notta, kraliçeyi çok yakında kaçıracaklarını söylüyor ve hazırlıklı olmasını salık veriyordu. Kraliçenin bir parça kağıda iğne başı ile yazdığı cevap gardiyanlarca ele geçirildi ve tarihe "karanfil olayı" olarak geçen bu hadise, kraliçenin güvenliğinin daha da sıkılaştırılmasına neden oldu. 2 Eylül'de cumhuriyetçi siyaset adamı ve gazeteci Jacques Hébert, Halkın Güvenliği Komitesi'ne, "(Okuyucularıma) Antoinette'in kellesi sözünü verdim. Eğer bu iş geciktirilirse, kendim gider keserim" dedi. Cumhuriyetçilerin çoğu Marie Antoinette'ten ölesiye nefret etmeye başlamıştı ve onu ölü görmekte kararlıydılar. 14 Ekim'de yargılanmasına başlandı. Mahkeme salonuna girdiğinde, herkes şok oldu. Erken yaşta çökmüş, bir deri bir kemik kalmış, bitkin ve harap bir vaziyetteydi. İddia makamı kırk tane şahiti tanık kürsüsüne davet etti. Elmas gerdanlık olayı ve sarayın kuşatması esnasında İsveç Muhafızları'nı sarhoş ettiği iddiaları gündeme geldi. En korkunç iddia ise Jacques Hébert'den geldi. Hébert kraliçeyi, öz oğluna cinsel taciz yapmakla itham etti. Sessiz kalan Marie Antoinette, yanıtlaması için baskı yapıldığında, "Eğer yanıt vermediysem bu, bir anneye yapılan böyle bir suçlamayı, doğanın kendisinin bile yanıtlamayacağındandır" dedi. Jüriden, şu sorulara yanıt aranması istendi: Bir kısım kişiler tarafından cumhuriyetin harici düşmanlarıyla ve yabancı güçlerle iletişim kurulduğu ve ortak hareket edildiği iddiaları doğru mudur? Bu iletişim ve ortaklık, onlara para yardımı yapılmasını, Fransız topraklarına girme izni verilmesini ve ordularının ilerleyişine imkân sağlanmasını mı kapsamaktadır? Avusturya'lı Marie Antoinette, pelerinli dul, bu ortaklıklarda yer alıp, bu iletişimleri kurmuş mudur? Vatandaşları birbirlerine karşı silahlandırıp cumhuriyeti iç savaşa sürükleme amacı güden komplo teorileri ve senaryoları gerçekten mevcut mudur? Marie Antoinette, pelerinli dul, bu komplo teorileri ve senaryolarının hazırlanmasında yer almış mıdır? Jüri, oybirliğiyle Marie Antoinette'i suçlu buldu ve 15 Ekim tarihinde, vatana ihanet suçuyla ölüm cezasına çarptırıldı. Conciergerie Hapishanesi'ne geri götürüldü. Görümcesi Elisabeth'e "Vasiyet" olarak bilinen son mektubunu yazdı. Bu mektupta ailesine ve arkadaşlarına olan sevgisini dile getirdi ve çocuklarına öcünü almaya çalışmamaları için yalvardı.
|
|
Copyright © 2005 Uzerine.com
uzerine.com Ana Sayfa |
Gizlilik Sözleşmesi |
Üye Girişi